Bu eskiye özlem meselesi nereden aklıma geldi hafta sonu bir toplantıda çok bilgili bir amcam şöyle ilginç bir şey aktardı; tarihi kazılar sırasında bilmem kaç bin yıl öncesi bir yazıt bulmuşlar. Orada şöyle yazıyormuş; nerede o eski gençlik şimdiler ki vurdum duymaz, tembel, diye yazıyormuş yani her dönemin gençliği o döneme göre sorun teşkil ediyor. Dönemin şartları sosyolojik durumu gençleri ekonomiye katkıları birer sorun olarak yaşanmış. Yani bu modern bir sorun değil geçmişten geleceğe hatta kıyamete kadar her dönem yaşanmış ve yaşanmaya devam edecek. Çünkü gerek gençler olsun gerek yaşlılar olsun insanoğlunun ” yaşanmışlık deneyimi ” olması zorunda buna kimse engel olamıyor. Bugün anne ve babaların ben yaşadım çocuklarım yaşamasın mantığı gerçekçilikten uzak bir bakış açısı olarak ortada duruyor. Olayın bir başka yanı da teknoloji değiştikçe ahlaksızlığın şekilleride değişmeye gebe haline geliyor. Buda eskiye bir özlem olarak ortaya çıkıyor, bugün bu toplumda ( ki sadece bu toplum için söylemiyorum dünya da bir çok toplum için geçerli) 20 yaşlarında insanlardan 90 yaşlarına kadar yaşayan insanlar içinde barınıyor hatta bazı durumlarda çok daha yaşlı insanlar buluyor. Tabi bu insanların hayat görüşleri tecrübeleri bir olmasını beklemek abesi iştigal olur. Buda o yaşlı kesimin eskiye özlem duygusunu ortaya çıkartıyor. Evet bugün geçenlerde yazdığım bir yazı da toplumun ne kadar yoldan çıktığını bahsetmiştim buradan yola çıkarak toplumdaki büyük uçurum farkları bir kez daha ortaya çıkıyor acı ama gerçek bu, peki bu uçurum kapanır mı? benim çok ümidim yok. Selam ve Dua ile…
ESKİYE ÖZLEM
06
Eyl