Uncategorized

OKUMA STRATEJİM

Kitap okumayı çok seviyorum. Yazı da yazdığım için farklı fikirleri okuma ve onları eleştirme fırsatım oluyor ve bu çok hoşuma gidiyor. Okumayı sevmemin bir diğer nedeni de, karşılıklı konuşurken rahat konuşamadığım için kitap okurken sanki yazar benimle konuşuyor, ben de onu dinliyorum gibi hissediyorum.

Muhafazakar bir aileden geliyorum, ancak buna rağmen her türlü kitabı okudum. Orhan Pamuk da okurum, Elif Şafak da okurum, Ali Şeriati de okurum, Seyyid Kutub da okurum ve daha birçok yazarı da okurum. Dünya görüşüm ve inancım oturduğu için okuduklarımı analiz edebilme yeteneğine sahibim. En Marksist, din düşmanı bir adamın kitabını okudum diyelim; buna rağmen benim inancımda en ufak bir değişiklik olmuyor. Bu, bazıları için zaman kaybı olarak değerlendirilebilir, ama ben öyle görmüyorum. Bu değerlendirme aslında karşındakini yok saymaktan kaynaklanıyor.

Bir solcu için Akit gazetesi neyse, bir Müslüman için Cumhuriyet gazetesi de öyledir; hatta bunlar, karşıt görüşteki insanlar için gazete bile değildir. Orada yazılanlar ve çizilenler komedidir. Ancak durum öyle değil. Genel olarak, bu dünyada ve özel olarak ülkemizde farklı düşünceler var. Güneşe bakarak gözlerimizi kapatıp her yerin karanlık olduğunu söylemek, etrafı karanlık yapmaz. İdeolojik olarak herkes fikrini söyleyecek ve tartışılacak. Ama Furkan, Marksist kitaplar okudu diye eleştirilmemeli. Ben bugüne kadar bu stratejiyle kitap okudum ve bundan sonra da böyle devam edeceğim. Selam ve Dua ile…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir