Önce “popüler kültür” kavramı üzerinde duralım. Popüler kültür, medyanın veya dünyayı yönettiğini zanneden bazı kişi ya da grupların ortaya çıkardıkları yeniliklerden oluşur. Örneğin, vücuda dövme yapmak buna bir örnektir. Popüler kültürü geleneksel kültürden ayırt etmek için şöyle bir benzetme yapılabilir: Popüler kültür kum gibidir; en ufak bir yağmurda çamur olur, en ufak bir rüzgârda savrulup gider. Çınar ağacı ise yağmura, rüzgâra, fırtınaya karşı dayanıklıdır. Popüler kültür ile geleneksel kültür arasındaki fark tam olarak budur. Popüler kültürün ömrü 2-3 senedir, ancak geleneksel kültürün ömrü yüzyıllar sürer.
Son aylarda bir “Dubai çikolatası” akımı başladı. Bu çikolatanın en popüler çeşidi, içinde kadayıf ve fıstık olanıdır; ayrıca birçok çeşidi daha var ve hepsi de oldukça ağır tatlar. Bu çikolatanın en ucuzu 200 TL’den başlıyor, fiyatı kalitesine ve gramına göre değişiyor. Hatta daha ilginç bir noktaya değineyim: Birkaç gün önce haberlerde, Dubai çikolatasının altından daha pahalı olduğunu duydum. Tabi durum böyle olunca, toplumun %90’ı bu çikolatayı yiyemiyor. Ama popüler kültür öyle bir baskı yapıyor ki sanki bu çikolatanın özel bir keramet varmış gibi gösteriliyor. “Bu çikolata şöyle lezzetli, böyle lezzetli” diye anlatılıyor.
Bunları duydukça aklıma sürekli Türk lokumu geliyor. Gerçekten, Türk lokumu Dubai çikolatasından daha hafif ve daha lezzetli bir üründür. Ancak popüler kültür, bugünlerde Türk lokumunu unutturdu. Lokum, bayramların vazgeçilmezidir. Burada, yukarıda verdiğim örneğe dönersek; Dubai çikolatası bir kum tanesi gibidir, 2-3 sene sonra kimse hatırlamayacaktır. Ama Türk lokumu bir çınar ağacı gibi büyümeye devam edecektir.
Selam ve dua ile…