Siyasi partiler kendi içlerinde farklı katmanlara ayrılır. Örneğin, CHP içinde ılımlı laikler, orta düzey laikler ve katı laikler; MHP içinde ise ılımlı milliyetçiler, orta düzey milliyetçiler ve katı milliyetçiler bulunur. Son zamanlarda devlet, HDP’nin üzerine gitmeye başladı. Aslında gönlümden geçen, HDP’nin üzerine gidilirken diğer yandan Kürtlere haklarının verilmesi. Böylece Kürtlerle hem HDP’nin hem de PKK’nın arasını açmış olur. 2015’te yapılması gereken de buydu, fakat yapılmadı. Neyse, bugünlerde HDP’li belediyeler teker teker basılıyor ve kayyum atanıyor. Birkaç gün önce de Mardin Belediyesi’ne baskın yapılarak Ahmet Türk’ün yerine kayyum atandı. Bir önceki dönemde de Türk’ün süresi dolmadan görevden alınarak yerine kayyum atanmıştı.
AHMET TÜRK
08
Kas
Bu durumun sebebi aslında belli: HDP’nin PKK ile olan ilişkisi. Buna itirazım yok, fakat hem HDP hem de devlet ülkeyi germeyi seviyor. Birinci olarak HDP ile ilgili şunu diyelim: Önceki dönemde görev süresi dolmadan görevden alınan bir kişinin PKK ile ilişkisi olduğu söyleniyor. Peki, bir sonraki seçimde aynı kişinin aday gösterilmesi ve tekrar görev süresi dolmadan görevden alınacağını bile bile ülkeyi aynı gerginliğe sokmak niye?
İkinci olarak, devletle ilgili şunu söyleyebilirim: Diyelim ki birini görev süresi dolmadan görevden aldınız. Seçim zamanı yaklaştığında aynı kişi, aynı partiden YSK’ya adaylık başvurusu yapıyor. YSK neden bunu kabul ediyor? HDP içinde kişiler arasında ideolojik farklar yok; yukarıda belirttiğim gibi kimisi daha katı, kimisi daha yumuşak. Bu ayrı bir konu, fakat görevden aldığınız kişiyi tekrar aday olarak kabul etmek mantıklı değil.
Selam ve dua ile…