Yaklaşık 2 aydır CHP ve MHP’nin çatı aday görüşmeleri nihayet hafta başında sonuçlandı, Ekmeleddin İhsanoğlu’ nu aday gösterdiler. Yaklaşık 1 ay önce yazdığım bir yazı aklıma geldi, o yazıda şunu demiştim; Çankaya köşkü bir zamanlar Kemalistlerin kalesiydi, ama o kaleyi 2007 de kaybettiler. Bugün Türkiye’de yeni bir ideoloji süreci başladı oda Gülenizm ve bu düşünce Çankaya’ yı eline almak istiyor onun için Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkmasına engel olmak için ellerinden geleni yapacaklarını söylemiştim. Bakın dediklerim çıkıyor, Ekmeleddin İhsanoğlunun aday olması ve Türkiye’de yaklaşık %40 belki de daha fazla olan dindar kesimin oylarını kapmak için yapılan bir oyundur, ben bu durumu böyle değerlendiriyorum. Ben bir noktayı yanlış anlaşılmamam için ifade etmek istiyorum, kesinlikle İhsanoğlunun bizzat kendisine karşı kötü bir niyetim yok, aksine kendisi çok okumuş, bilgili bir adamdır ama sadece Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkmaması için yapılmış bir hamle olarak görüyorum. Peki Hükümet bu konuda nasıl bir tavır alabilir? Dindarların bölünmesini hedefleyen bu hamleye karşı şöyle bir yol var, çıkıp şunu diyebilirler; evet, evet İhsanoğlu bizimde adayımız der ve başka aday olmadan seçim yapılır. Ekmeleddin İhsanoğlu Cumhurbaşkanı olur, ama şu noktada şöyle bir tehlike var, Ahmet N. Sezer gibi Hükümeti hemen, hemen her çıkardığı yeni kanuna ya veto edip ret edecek yada Meclise yeniden gönderecek. Yani Hükümeti çalışılmaz bir hale getirip aynı Ahmet N. Sezer’in 4,5 senede yaptığı gibi bir tablo ortaya çıkabilir. Tabi iş zor bekleyip diğer adayı yada adayları da görmemiz lazım.
YENİ SORUNLAR
18
Haz