Dün üçüncü kez Cumhurbaşkanlığı Külliyesini gezdim son defasında gezerken Millet Camisini gördüğümde aklıma Fikret Bila’nın karşı devrim kitabı geldi. Tabi Fikret Bila kendi sol görüşleri açısından konuları değerlendirmiş ve eleştirmiştir. Cumhuriyetin kuruluş sürecinden başlayarak Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı oluş süreci ve 15 Temmuz’a kadar Türkiye’nin yaşadığı süreçlere kısa bir bakış açısı aslında özet olarak 2002 den bu yana AK Partinin tüm yaptıkları eylemlerini Atatürk devrimlerine karşı bir devrim olarak yorumluyor tabi bunun kötü olduğunu söylüyor. Dün Millet Camisini gezince Bila zihniyetinde birinin bunu bir karşı devrim olarak anlatması da çok haklı olduğunu anladım. Bu ülkede Atatürk’ü sevmenin ibadet olduğunu söyleyen insanlar Cumhurbaşkanlığı yaptı bu ülkede Merve Kavakçı’yı Milletvekili seçilmesine rağmen Meclisin kapısından kovan adamlar Başbakanlık yaptı yine bu ülkede Bakan hanımlarını ve Başbakan hanımını başörtülü oldukları için Çankaya ya almayan insanlar Cumhurbaşkanlığı yaptı. Bütün bunlardan sonra bugün kapalı olan Bakanlarımız var Cumhurbaşkanı hanımı kapalı bu büyük bir değişim Bila’nın tabiri ile karşı devrim elbette AK Parti kimsenin başını zorla kapatmıyor ama geçmişi düşündüğümüzde bir karşı devrim tabiri çokta yanlış değil. Konu sadece bu başı kapalılık yada başı açıklıkta değil Çankaya köşkü resmi ideolojiyi temsil eden bir köşktür nitekim Kabe arabın olsun bize Çankaya yeter diyen cahiller vardı yani Çankaya resmi ideolojinin bir simgesiydi nitekim zamanında Abdullah Gül’ü bunun için önünü kesmeye çalıştılar ama olmadı. Bugün Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde başörtülü bir First Lady var, Külliyede büyük bir Cami var bunların hepsi geçmişi düşündüğümüzde nereden nereye geldiğimizi göz önüne getiriyor. Fikret Bila’nın deyimi doğru bir karşı devrim var ama bu bizim açımızdan çok güzel bir gelişme. Selam ve Dua ile…
KARŞI DEVRİM
02
Mar