REFERANDUM

Türkiye yine sandık başına gitmek için gün sayıyor, yeni Anayasa ve Partili Cumhurbaşkanlığı sistemini oylayacağız. Bir yandan AKP ve MHP in desteklediği Evetçiler öbür yandan CHP-HDP ve diğer yandaşlarının desteklediği Partili Cumhurbaşkanlığı olursa ülke bölünür komedisine dayanan Hayır da hayır var sloganı atanlar böyle bir ortamda Referanduma gidiyoruz. Şimdi daha önceki yazılarım da söylemiştim mevcut Anayasaya göre Cumhurbaşkanı tarafsızdır ve her partiye eşittir ama insanoğlu tarafsız olamaz bu insanın fıtratına aykırı bir şeydir. Atatürk ten bu yana bütün Cumhurbaşkanlarını göz önüne alırsak hangisi tarafsız olabilmiş, cevap-hiçbiri. Onun için bu ancak minimum düzeyde olur, buna dayanarak bugüne kadar ki bu tarafsızlık ilkesinden hep anayasada yazılı olarak kalmış ama hayata geçmemiştir. Onun için şimdi bunu yazılı hale getirmek istiyorlar buda bana göre normal bir şeydir öte yandan hem Cumhurbaşkanına hemde Başbakana çok yetki veren bir Anayasa var buda Ülke de çift başlılığı ortaya çıkartıyor. Bunu Erbakan Demirel’ le bunu yaşadı, Ecevit’te  Sezer’ le bunu yaşadı, Erdoğan da Sezer le bu durumu yaşadı. Eee şimdi bu krizlerin tekrarlanmaması için bir adım atmak gerekiyor. İşte fırsat ama ben ve benim gibi düşünenlerin de tedirginlikleri var. Mesela; Cumhurbaşkanlığını yeteri kadar denetleme mekanizması kullanılabilecek mi? mesela Erdoğan dan sonra kim gelecek, nasıl bir aday bulabileceğiz, bulduğumuz adam Ülkeyi iyiye veya kötüye mi götürecek, burası bir muamma. Ben bu Referandum da ne hayır verip CHP-HDP değirmenine su taşıyacam nede Evet verip ülkenin geleceğinde karşılaşabileceği sorunlara katkı sağlayacam. Ben referandum günü evde oturup Allah tan hayırlısı neyse o olsun diye dua etmeyi düşünüyorum tabi şimdilik. Selam ve dua ile…