2014 Aralık ayının başında paralel medyanın bir yazarının radyoda şöyle bir yazısını dinlemiştim; sene 2011 ortada ne 17 Aralık ne Dershane meselesi var. Pensilvanya’ da muhterem Hoca Efendinin yanındayız, Televizyonda Türkçe olimpiyatlarının kapanış törenini izliyoruz. Dönemin Başbakanı Erdoğan kapanış konuşması için sahneye çıkıyor uzun uzun konuştuktan sonra Fethullah Güleni kastederek ” bitsin bu hasret ” diyor. Protokol sıralarında zoraki bir alkış Erdoğan’ın yüzünün ifadesi ile bu davetin acaba ne kadar samimi sorusunu aklımıza getiriyor. Ama bir yandan da muhterem Hoca Efendinin ilk tepkisini merak ediyoruz, gözlerimizi ona çeviriyoruz Hoca Efendi kafasını arkaya yaslıyor ve bir süre öylece duruyor. Odada bir sessizlik ama bu sessizliğin sonunu merak ederek bekliyoruz, biraz sonra Muhterem Hoca efendi başını kaldırıyor şöyle bir karşılık veriyor ” hiç samimi değil ” yazar buradan yola çıkarak bugünkü Hükümet-Cemaat tartışmasını hatta ve hatta Erdoğan ve Gülen tartışmasını ta o zaman Hoca Efendinin anladığını ve onun için gelmediğini söylüyor. Yani Hoca Efendi olacakları tahmin ederek gelmemiş. Bu yazarda o günlerde Erdoğan’ın yarı samimi olduğunu düşünüyormuş ama bugün hiçte öyle olmadığını anlamış. Tamamda arkadaş aradan 2-2’5 sene geçti, birileri o gün Erdoğan’a sen samimi değilsin demedi bugün ise kalkıp sen samimi değilsin diyorlar. Bunu o gün söylemenin vardı ama bugün bir anlamı yok birileri kalkıp Amerika’yı keşfeder gibi bunu yaparsa kusura bakmayın bu komik bir durumdan öteye gidemez, benden söylemesi. Selam ve Dua ile…