Siyasi Yazılar

DİNLEME MESELESİ

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum, bu konu vesilesi ile Grup Yürüyüş’ ün yeni çıkarttığı marşı için tebrik ederim, hani lafı gediğine koymak denir ya aynen öyle olmuş. Her neyse biz konumuza dönelim eskiden dinlemeleri kim yapardı  veya yaptırırdı, Ergenekon değil’ mi? Halk arasında derin devlet diye bir kavram sık sık kullanılır, Türkiye’de gizli saklı planlar yapan ve suikast’ ler yapan bir yapı diye düşünülür. Türkiye’de özellikle darbeler döneminde bu yapı büyük rol oynadığı söylenir. Ya sonra 2007′ de başlayan bir Ergenekon sürecinde bu derin devlet dediğimiz kavram tasfiye edilmeye başlandı. Bilmeyenimiz yoktur ama ben yine hatırlatayım; Türkiye’de o dönem ne kadar büyük sosyolojik bir bunalım sürecinden geçti. Her gün yeni kişiler gözaltına alınıyordu. Daha ilginç bir şey hatırlatayım; toprak altından sürekli silah çıkıyordu, tam bir cephanelikti, ya sonra bütün bunları yapanlar yargılandı. Ergenekon’un adamları cezaevine girdi ama Türkiye bu süre zarfında ne kadar yıprandı, üstelik zaman kaybetti değil’ mi? Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde, 27 Nisan muhtırası nedir? AKP’yi ve onun üzerinden dindar insanları hedef alan bir olay değil’ miydi? Neyse Türkiye bütün bunları geride bıraktı, tam ülke büyüyor derken siz dershane meselesini bahane edip 17 Aralık sivil darbe girişimi yapmadınız’ mı? Bu bir anlamda Ergenekon bitti, biz varız artık ne dersek o olacak mantığı değil’ mi? Eskiden onlar dinliyordu( Ergenekon ) şimdi dinleme hakkı bizde, çünkü Dünya’da şu kural vardır; derin yapıların veya bir ülkenin istihbaratı en önemli eylemi birilerini dinlemektir. Bunu İsrail’de MOSSAD, ABD’ de CIA, Türkiye’de artık yeni tele kulakçılar yapıyormuş, bunların kim olduğunu sizler zaten daha iyi bilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir